Sayın HüseyinYılmaz,
Sayın Senatör Neumann,
Sayın Milletvekilleri,
Değerli Konuklar,


Hamburg’da Türkiye ve Türk toplumu için kültürel ve sanatsal etkinliklerin yoğun biçimde yaşandığı, Almanya’ya göçün 50. Yıldönümü vesilesiyle düzenlenen çok sayıda faaliyet ve toplantılarla son 50 yılın ve göç serüveninin bir muhasebesinin yapıldığı, bu arada Hamburg’da yapılan ve maalesef Türk vatandaşlarının hala oy kullanamadığı seçimlerle yeni bir Eyalet hükümetinin iktidara geldiği, TGH’nın kuruluşunun 25. Yıldönümünün kutlandığı, Türk vatandaşlarını katleden neo-Nazi terör örgütünün bir tesadüf sonucu ortaya çıktığı ve Sayın Dışişleri Bakanımızın Hamburg’u ziyaret ettiği çok hızlı ve yoğun geçen bir yılı geride bıraktık.

50. yıl etkinlikleri bize bu yarım asırlık serüvenin özünde bir başarı öyküsü olduğunu ve uyum seviyesinin tahmin veya iddia edildiğinden daha ileri düzeyde bulunduğunu ortaya koymuştur.

Almanya’da yaşayan vatandaşlarımızca kurulan sivil toplum örgütleri, artık burada kalıcı hale gelmiş bulunan vatandaşlarımızın seslerini duyurmaları ve haklarını savunmaları açısından büyük önem taşıyor. Bu kuruluş ve dernekler sayesinde vatandaşlarımız bilinçleniyor ve daha çok sesini duyurur hale geliyor.

Nitekim 1986’da “Türkiye Göçmenler Birliği” ismiyle Hamburg’da kurulan Hamburg ve Çevresi Türk Toplumunun bu misyonu en iyi şekilde sergileyen Sivil toplum örgütlerinden biri olarak tebriki haketmektedir.

Göçün 50. Yılı vesilesiyle “Goldene Hochzeit-Altın Evlilik” başlığı altında Alman dostlarımızla ortaklaşa düzenlendiğimiz birçok etkinlikte bize destek olan TGH kendi girişimiyle de çok sayıda önemli organizasyona imza atmıştır.

Uyumun esasen anahtarı olan fırsat eşitliğinin sağlanması, yabancı düşmanlığı ve önyargıların azaltılması konusunda – ve tabi ki birinci önceliğimiz olarak ilan ettiğimiz eğitim alanında- TGH tarafından sergilenen aktif tutum ve yürütülen projeleri takdirle karşılıyoruz.

TGH 2011 yılında gerçekleştirdiği projelerle burada yaşayan Türk toplumunun hassasiyetlerini de tercüman olmuştur. Faaliyetlerin dökümünü Sayın Yılmaz yapacaktır hiç kuşkusuz. Ancak burada düzenlenen Çevre günü etkinliği ve Hamburg Senatosu’nun kenti ağaçlandırma projesi çerçevesinde Türk toplumu adına Billstedt de dikilen ağaç ilk aklıma gelen örneklerdir.

Billstedt demişken TGH’yı bu semtte bir şube açmış olmasından dolayı da tebrik ediyorum.


Değerli konuklar,

2011 yılında yapılan Hamburg eyalet seçimlerinde parlamentoya 6 Türk kökenli milletvekilinin seçilmesinden, ayrıca ilçe belediye meclislerinde 14 Türk kökenli üye bulunmasından memnuniyet duyuyor ve Türklerin aktif siyasete katılmalarını destekliyoruz. Ayrıca, Hamburg’lu çok değerli bir siyasetçi olan Federal Milletvekili Sayın Aydan Özoğuz’un SPD Genel Başkan Yardımcılığı gibi siyasi açıdan çok önemli bir mevkiye gelmiş olması hepimizi gururlandırmaktadır. Siyasete aktif olarak katılım Türk toplumunun sesini daha çok duyurmasına ve haklarını savunmasını olanaklı hale getirecektir.

Değerli dostlar,
Yaşanan bütün güzelliklere rağmen yılsonuna yaklaşırken 2000-2006 yılları arasında katledilen 8’i Türk bir Yunan kökenlinin Neonazi terör örgütü (NSU) tarafında öldürüldüğünün ortaya çıkması, 2011 yılını büyük bir şok ve üzüntüyle kapamamıza neden olmuştur.
Buradaki basına da yansıyan son bir kamuoyu araştırmasına göre bu ırkçı cinayetler serisi Almanya’da yaşayan Türklerin Alman devletine karşı güven kaybı yaşadıklarını ortaya koymuştur. Ankete katılanların % 77’sinin bundan böyle Neo-Nazilerin benzer cinayetler işleyeceklerini düşünmesi Türklerin yaşadığı tedirginliği ortaya koymaktadır. Anketin sonuçları arasında tek rahatlatıcı unsur katılımcıların çoğunun (%78) sözkonusu cinayetlerin küçük bir radikal gurup tarafından işlendiğini düşünmesi olmuştur.
2012 yılının ilk ayında Türk işyerlerine yönelik kundaklama girişimleri de kaygılarımızı arttırmıştır. Bu çerçevede, Hamburg Hükümetinin aşırı sağcı gruplarla mücadele kararlılığı ve Hamburg bölgesinde faili meçhul cinayetler konusunda geriye yönelik tahkikat yapma sözü yüreklerimize bir nebze olsun su serpmektedir. Bu akşam aramızda bulunan Sayın İçişleri Senatörü Neuman’a Hamburg makamlarının bu konuda gösterdiği özel duyarlılık için teşekkür ederim. Türklerin güvenliği için olduğu kadar, Almanya’nın huzuru ve geleceği, Alman adaletine saygı için de bu davanın açıklığa kavuşturulmasının önem arz etmektedir. Ayrıca, ırkçılık ve aşırı sağla mücadelede polisiye önlemlerin tek başına yeterli olmayacağını bu zihniyetin ortadan kaldırılmasına yönelik projelerin çoğaltılması gerektiğini de vurgulamak istiyorum.

TGH’nın önümüzdeki dönemde de buradaki Türk toplumunun kendi içerisindeki iletişim, dayanışma ve eşgüdümü daha da güçlendirmesi, ülkemizi ve insanımızı ilgilendiren her konuda etkin tutum alması ve bu sayede varlığını hissettirmesi, toplumumuzun huzuruna, refahına ve saygınlığına önemli katkılar sağlayacağına dair inancımı belirterek Genel Kurul çalışmalarının en kısa sürede başarıyla sonuçlanmasını temenni ederim.

Değerli Başkan Sayın Hüseyin Yılmaz başta olmak üzere bu saygın sivil toplum örgütüne gerek yönetici, gerek üye olarak bugüne kadar katkı sağlayan bütün herkesi gönülden tebrik ediyor, herkese barış, sağlık ve huzur dolu bir yıl diliyor, saygılar sunuyorum.